Marksizmin yıldızı sönükleştirildiği ölçüde parlayan Maoculuk, yalnızca kendisini Maocu diye adlandıranlar tarafından Marksizmin en modern uyarlaması olarak pazarlanmakla kalmadı, aynı zamanda özellikle “üçüncü dünya”da yarattığı etki sebebiyle dolaylı olarak da olsa tüm komünist hareketin gündemine girdi. Bu sızma, kendisini Maoculuk karşıtı olarak ifade eden geçmişin Sovyet bürokrasisi ve onun destekleyicilerinden, küçük-burjuva milliyetçi hareketlere, Stalinist popülizme kadar uzanan ve dahası devrimci Marksist hareketin küçük-burjuva solculuğuna uyarlanmış kesimlerini de içeren geniş bir yelpazenin ortak paydasını oluşturmuştur.
Bu ortak payda kendisini genelde Üçüncü Dünyacılık olarak adlandıran bir eğilimde ifade ediyor. Bu eğilim eğer ileri ülkelerin akademisyenlerinde kendi vicdanlarını küçük-burjuvaca bir tatmin olarak şekilleniyorsa, geri ülkelerin yarım aydınlarında ve popülist devrimcilerinde de, Marksist kavramların içi boşaltılmış bir kullanılışına dayanan küçük-burjuva milliyetçiliği olarak somutlanır. Dünya devriminin merkezine sömürge, yarı-sömürge ve genel olarak geri ülkelerdeki devrimlerin konuluşundan, sömürgeciliğe karşı verilen mücadelelerin bir çırpıda anti-emperyalist mücadele katına yükseltilmesine; emperyalizmin o veya bu tipte bir sömürgecilik olduğundan, emperyalizmin çevre ülkeleri bilinçli olarak geri bıraktırdığına; ulusal bağımsızlığın ekonomik bağımsızlık olarak kavranılışından, sosyalizmin bir ekonomik kalkınma modeli olarak kavranılışına kadar uzanan bir dizi fikir bu akımın temel taşları olarak prim yapmaktadır. Küçük-burjuva sosyalizminin en tamamlanmış ve en üstün biçimi olan Stalinizm, Batı dünyasındaki işçi hareketi içerisinde çok çabuk bir şekilde reformizme doğru evrilirken, kendi küçük-burjuva doğasına çok daha elverişli bir toprak bulduğu geri ülkelerde popülizmle kaynaşarak, böylesi hayli kendine özgü bir anlayış yarattı.
Tüm bu karmaşanın önüne geçebilmek, yalnızca küçük-burjuva devrimciliği ve Stalinizm ile mücadele açısından değil, aynı zamanda bu hareket tarafından gözü boyanan ve Üçüncü Dünyacılığa uyarlanan kimi “devrimci Marksist” çevrelerin daha entelektüel bir düzeyde yeniden ürettiği teorik karmaşayı aşabilmek açısından da büyük önem taşır. Troçki'nin değerlendirmeleri ile Troçki'nin ölümünün ardından güya onun çizgisinde yapılan değerlendirmelerin kritik hususlarda pek bir ortaklığı bulunmuyor. Bu kitap, bu açıdan eşsiz ve detaylı değerlendirmelerle doludur.
Kitabı e-kitap olarak edinmek için Bize Yazın bağlantısı aracılığıyla bizimle iletişime geçebilirsiniz
İÇİNDEKİLER
“Moskova Ruhu” (6 Haziran 1925)
Çin ve Japon Politikamızın Sorunları (25 Mart 1926)
Radek'e Birinci Mektup (30 Ağustos 1926)
Çin Komünist Partisi ve Kuomintang (27 Eylül 1926)
Radek'e İkinci Mektup (4 Mart 1927)
Kısa Bir Not (22 Mart 1927)
Alski'ye Mektup (29 Mart 1927)
SBKP Merkez Komite Politbürosu'na (31 Mart 1927)
Çin Devriminde Sınıfsal İlişkiler (3 Nisan 1927)
Çin'de Sovyet Sloganı Üzerine (16 Nisan 1927)
Stalin ile Çan Kay-şek Arasında Dostane Fotoğraf Alışverişi (18 Nisan 1927)
Çin Devrimi ve Yoldaş Stalin'in Tezleri (7 Mayıs 1927)
Komünist Parti ve Kuomintang (10 Mayıs 1927)
Emin Yol (12 Mayıs 1927)
Merkez Kontrol Komisyonuna Bir Protesto (17 Mayıs 1927)
Merkez Komite Sekretaryasına Mektup (18 Mayıs 1927)
KEYK Plenumuna Duyuru (Mayıs 1927)
Çin Sorunu Üzerine İlk Konuşma (Mayıs 1927)
Çin Sorunu Üzerine İkinci Konuşma (Mayıs 1927)
Anlamanın, Yeniden Düşünmenin ve Bir Değişiklik Yapmanın Zamanıdır (27 Mayıs 1927)
Hankow ve Moskova (28 Mayıs 1927)
Anlamanın Zamanı Gelmedi Mi? (28 Mayıs 1927)
Bugüne Kadar Kuomintang'dan Çekilmek İçin Neden Çağrıda Bulunmadık? (23 Haziran 1927)
KEYK Prezidyumunun Özel Oturumu İçin (Temmuz 1927)
Peki Ya Çin? (1 Ağustos 1927)
Çin Devrimi İçin Yeni Fırsatlar, Yeni Görevler ve Yeni Hatalar (Eylül 1927)
KEYK Prezidyumunda Yapılan Konuşma (27 Eylül 1927)
Kanton Ayaklanması (Aralık 1927)
Oportünizmin Klasik Hataları (Ocak 1928)
Preobrajenski'ye Üç Mektup (Mart-Nisan 1928)
Çin Devriminin Özeti ve Perspektifleri (Haziran 1928)
Çin'de Demokratik Sloganlar (Ekim 1928)
Altıncı Kongreden Sonra Çin Sorunu (4 Ekim 1928)
Çin ve Kurucu Meclis (Aralık 1928)
Çin'deki Politik Durum Ve Bolşevik-Leninist Muhalefetin Görevleri (Haziran 1929)
Radek, Preobrajenski ve Smilga’nın Teslimiyeti (27 Temmuz 1929)
Çin-Sovyet İhtilafı ve Muhalefet (4 Ağustos 1929)
Çin’de Neler Oluyor? (9 Kasım 1929)
Çinli Muhalefetçilere Yanıt (22 Aralık 1929)
Çin-Sovyet İhtilafının Bazı Sonuçları (3 Ocak 1930)
Çin’de Ulusal Meclis Sloganı (2 Nisan 1930)
Çin’e İki Mektup (22 Ağustos ve 1 Eylül 1930)
Stalin ve Çin Devrimi (26 Ağustos 1930)
İkinci Çin Devriminin Bir Tarihi Gereklidir (Eylül 1930)
Uluslararası Sol Muhalefetin Çin Manifestosu (Eylül 1930)
Baştan Aşağı Dağınık Bir Geri Çekiliş (Kasım 1930)
Max Shachtman’a Mektup (10 Aralık 1930)
Çin Sol Muhalefetine (8 Ocak 1931)
Boğazlanan Devrim (9 Şubat 1931)
Çin Komünist Partisinde Neler Oluyor? (Mart 1931)
Boğazlanan Devrim ve Boğazlayıcıları (13 Haziran 1931)
Sovyetler Birliği ve Japonya’nın Mançurya Macerası (26 Kasım 1931)
Çin’de Köylü Savaşı ve Proletarya (22 Eylül 1932)
Spekülasyon Değil Bir Eylem Stratejisi İçin (3 Ekim 1932)
Harold R. Isaacs ile Tartışmalar (Ağustos 1935)
Japonya ve Çin (30 Temmuz 1930)
Çin Üzerine Bir Tartışma (11 Ağustos 1937)
Çin-Japon Savaşı Üzerine (23 Eylül 1937)
Pasifizm ve Çin (25 Eylül 1937)
Savaş Hakkındaki Karara Dair (27 Ekim 1937)
Çin’de Savaş ve Devrim (5 Ocak 1938)
Çin’den Alınacak Büyük Ders (Mayıs 1940)
Çin ve Rus Devrimi (Temmuz 1940)
EK: Çin Komünist Partili Tüm Yoldaşlara Çağrı (Çen Tu-ziu, 10 Aralık 1929)
link: Lev Troçki, Çin Üzerine, 1925_1940, https://marksist.net/node/1444