Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, sermaye devletinin uzantıları tarafından katledilişinin 8. yılında on binlerin katıldığı bir yürüyüşle, katledildiği yer olan Agos Gazetesi önünde anıldı. Anma için saat 13:00’da Taksim’de toplanmaya başlayan kitle, “1915’ten Hrant’a, Soykırım Sürüyor!” pankartı arkasında, Osmanbey’de bulunan Agos Gazetesi önüne yürüyüşe geçti. Yürüyüş kolunun önünde Hrant’ın eşi Rakel Dink ve çocukları, polis tarafından katledilen Berkin Elvan’ın ailesi, HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş yer aldı. Çok sayıda demokratik kitle örgütünün yanı sıra, milliyetçilik zehrine, ırkçılığa, faşizme karşı dünyanın tüm işçilerinin birliğini, halkların kardeşliğini savunan UİD-DER’li işçiler de yürüyüşe katılarak “Buradayız Ahparig (kardeşim)” dediler.
On binlerce kişi yürüyüş boyunca Ermenice, Kürtçe, Türkçe ve çeşitli dillerde hazırlanmış “Hepimiz Hrant’ız, Hepimiz Ermeniyiz”, “Unutturmayacağız, hesap soracağız” yazılı dövizler taşıdı. Yürüyüş boyunca ses aracından yapılan konuşmalarda, bu topraklarda halklara karşı yapılan sayısız katliama dikkat çekilerek bu katliamların arkasında aynı devlet olduğu sıklıkla vurgulandı. Agos Gazetesi önüne “Biz Bitti Demeden Bu Dava Bitmez”, “Faşizme İnat Kardeşimsin Hrant”, “Yaşasın Halkların Kardeşliği!” sloganlarıyla yürüyen kitle, Hrant’ın vurulduğu noktaya geldiğinde “Hepimiz Hrant’ız, Hepimiz Ermeniyiz!” sloganını haykırdı. Her yıl olduğu gibi bu yıl da Hrant’ın vurulduğu yere karanfiller ve mumlar bırakıldı. Agos Gazetesi’nin bulunduğu binaya “Yüzleşin! Hrant’la, Soykırımla!” ve “Buradayız Ahparig!” yazılı pankartlar asıldı. Agos Gazetesi’nin penceresinden yapılan konuşmalarda, 100. yılında 1915 Ermeni soykırımıyla yüzleşme çağrıları yapıldı. Hrant’ın katledildiği günden bugüne 8 yıldır adalet mücadelesinin verildiği, fakat hâlâ adaletin yerine gelmediği vurgulanarak “8 yıllık adaletsizlik 100 yıllık büyük insanlık suçunun içindedir” denildi. Sorumluların devlet eliyle korunduğu belirtildi.
Hrant’ın öldürüldüğü saat, bu konuşmalar eşliğinde, sloganlar atılarak ve Ermeni ezgileri dinlenerek beklendi. Saat 15:05’e geldiğinde Hrant Dink ve katledilenler için saygı duruşunda bulunuldu. Saygı duruşunun ardından Hrant’ın Arkadaşları adına şair-yazar Murathan Mungan bir konuşma gerçekleştirdi. Korku ve cesaretin bulaşıcı olduğunu belirten Mungan “Bu yüzden hayatın ve dünyanın gözlerinin içine bakarak cesaretle konuşmalıyız” dedi. Murathan Mungan her yeni ölümün diğer ölümleri ilk günkü acısıyla dirilttiğini söyledi. Tetiği çekenlerin değiştiğini fakat cinayetlerin, katliamların arkasındaki gücün değişmediğini vurgulayan Mungan, “1938’de Dersim kıyımını, 1978’de Maraş katliamını yapanlar, 1955’te 6-7 Eylül olaylarını başlatanlar, 1993’de Madımak Oteli’ne sığınan canları yakanlar, 2011’de Roboski’yi bombalayan kişiler ve zihniyetler aynı. 500’ü aşkın haftadır Galatasaray’da diz çürüten Cumartesi Annelerinin bağırlarını yakanlar da aynı” dedi. Hrant Dink’in halklar arasında diyalog köprüleri kurulması durumunda birbirlerinin acılarını anlayabileceğine inandığını aktaran Mungan, Ermenistan-Türkiye sınır kapısının açılması talebini yineledi. Sınır kapısının açılmasının 2015 yılına çok yakışacağını, yüz yıldır Ararat (Ağrı) dağının doruğuna çöken sisin dağılmasını sağlayacağını söyledi.
Mungan’ın konuşmasının ardından Rakel Dink ve Berkin’in ailesi kitleyi selamladı ve anma sona erdi.
link: Marksist Tutum, On Binler Hrant İçin Haykırdı: “Buradayız Ahparig!”, 20 Ocak 2015, https://marksist.net/node/3917
Onların “Unut” Dediklerini İnatla Hatırlamalıyız!
Kapitalizm Öldürüyor