Bugün, bu saat, bu dakika Yaşamın sevincini katlettiler 973’te Şili’de, Santiago’da... Bakır cevherinin yüreğine sapladılar Paslı hançerlerini Bakırın kanı Hançerin pasıyla morardı Ve o günden beri Şili’de Bakırlar mora çaldı. Durdurdular! Yeşeren çiçeğin düşmanları Tüm yiğitlerin Yürek çırpıntılarını durdurdular. Toprak Şili’nin aşkıyla köklendi Çileli, onurlu, bereketli analar gibi Kucakladı yiğitlerini! O günden beri Şili’nin hanımelleri Bulûğa eren genç kızlar gibi Nazlı… Gururlu… Ve dehşetli sır doludur Şili’nin çiçekleri Sırlarını yalnızca Şili rüzgârlarına duyurur. Şilili madencilerin kulağında Damar damar çınlar toprağın sesi Bakırda, altında ve kükürtte Yaratan Şili’nin sesi vurur Durur... Maden ocaklarında kazmalar İşçiler sesleri göğe savurur. 973’ten beri Güneş ışıklarıyla yıkanmaz sokaklar Şili sokakları bu yüzden Dehşet, keder ve kükürt kokar. Ama... Şili gecelerinin gizini bozamadılar Gece olduğunda Ve denizler kabardığında ay ışığında Al gelincikler uyandırır madencileri Akasyalar bir bir kapılara vurur Kazma ve küreklerin ışıltısında Tüm Şili bir gece toplantısına durur!.. Bin yıllık ezgilerle Toprak uyandırılır Ve nehirlerle Bakırın damarına vura vura İçli bir halk türküsü çalınır Gecenin ıssızlığında Okyanuslara taşır nehirler Ozanın dizelerini Neruda’nın sesini Güzeller güzeli denizkızları Altın tellerinden bir gitar yapar Bir İspanyol gitarı. Şili Ve toprak Ve nehirler Ve madenler... Eski günlere gider Onları dinlerler: Neruda’yı Jara’yı. Boz buğdaylar Neşeyle sallar başaklarını Toprağın kökleri Şili göklerine karışır Şilili emekçiler her gece gökyüzünde Yiğitlerini seyreder Neruda’nın dizeleri Victor Jara’nın gitarıyla güçlenirler.
2 Aralık 2014
link: Elif Çağlı, Şili Geceleri, 2 Aralık 2014, https://marksist.net/node/3799