Sınıf Mücadelesinde Marksist Tutum şiarıyla yayın hayatına başlayan web sitemiz on yılını geride bıraktı. Marksist Tutum, işçi sınıfı hareketine Marksizmin sesini ve duruşunu taşıma iddiasıyla yola koyuldu ve bu hedefinden bir an olsun ayrılmadı. Milliyetçiliği değil enternasyonalizmi, ülkemizde ve dünyada son derece yaygın olan küçük-burjuva sosyalizmini değil Marksizmi, işçi sınıfının devrimci çizgisini bayrak edinen Marksist Tutum, kendini dar bir entelektüel çabayla sınırlamak yerine işçi sınıfına seslenen ve ondan beslenen bir anlayışa sahip oldu, olmaya devam edecek.
Haber portalı işlevi gören ya da teori üretmek adına eski dogmaları tekrarlayan çeşitli politik sitelerden farklı olarak çok geniş bir alandaki sorunlara teorik ve politik açılımlar getiren Marksist Tutum, bu on yıl içinde sürekli artan bir okur ilgisine mazhar oldu. Sitemizin muazzam bir Marksist kaynak olduğunu, sitemiz sayesinde felsefeden güncel politikaya pek çok konuda zihinlerinin açıldığını, sorunları gerçek Marksizm penceresinden değerlendirerek solun alışılageldik yaklaşımını ve kalıplarını yıktığımızı dile getiren okurlarımıza her gün yenileri eklenmeye devam ediyor.
Marksist Tutum, 60’ların ve 70’lerin devrimci yükselişinden aldığı ateşle 80’ler ve 90’ların karanlığı içinden geçerek gerekli dersleri süzmüş proleter devrimcilerin bir ürünüdür. Marksist Tutum’un en önemli yönü burasıdır. Marksist Tutum 12 Eylül faşizminin karanlığı içinde ve “sosyalizm çöktü” denilen yıllarda, çökenin ne olduğunu, devrimci hareketin neden gerilemeye yüz tuttuğunu analiz edebilmiştir. Türkiye sosyalist hareketinin özellikle başarısız bir sınav verdiği bu dönemde Marksist Tutum yüzakıyla bir çıkış yolu çizmiştir. Ne dünyada ve Türkiye’de esen Marksizm ve sosyalizm düşmanı liberal rüzgârlara boyun eğmiş ne de geçmişin ciddi sorunlarını devrimci bir tarzda sorgulamaktan kaçınmıştır. İşte Marksist Tutum’un açtığı yolun anlamı ve değerinin asıl olarak burada olduğunu düşünüyoruz. Bu çizgiler üzerinde ilerleyerek Marksist Tutum Stalinizmin tahrifatlarına, burjuva ideolojisinin Marksizme sızma çabalarına karşı mücadele içinde gelişip serpildi. Bugün bu proleter devrimci çizginin bayrağı işçi devrimciler tarafından grevlerde, gösterilerde, mücadele alanlarında dalgalandırılıyor.
Marksist Tutum
----------------------------------
marksist.com On Yıldır Yolumuzu Aydınlatıyor!
Öylesine çirkef, her tarafından pislikler saçan bir düzende yaşıyoruz ki, her geçen gün sanki insanlığı daha bir karanlığa çekmek istiyor. Adına kapitalizm denen bu çürümüş sistem, sınıfların, sömürünün olduğu, egemenlerin emperyalist çıkarları uğruna savaşlar başlattıkları, zerre kadar tereddüt etmeden haince gerçekleştirdikleri katliamlarda milyonlarca masum insanın kadın çocuk demeden yaşamlarına son verildiği bir düzen. Her gün iş kazası haberleriyle sarsılıyoruz bir taraftan da. Yüreklerimiz acıyla, kederle burkuluyor. Aslında etrafına pis kokular saçan bu düzenin insanlığı barbarlığa sürükleyen yanları saymakla bitmiyor.
Ama yok, artık bu böyle gidemez, gitmemeli diyoruz! Bunca acı, kahır yaşarken nasıl gözlerimizi kapatırız, nasıl duymamazlıktan geliriz ki? Peki, ama ne yapmalı diye soruyoruz kendimize. Bir yerden başlamalıyız bu bozuk düzenle savaşmaya. Şanslıyız ki, enternasyonalist komünist bir çizgiyi savunan ve insanlığın kurtuluşu yolunda enternasyonalizm bayrağını yükselten, yürekleri bu köhne düzeni değiştirme tutkusuyla çarpan bir örgütlülük var. Yayın çizgisiyle işçi sınıfına ve onun öncülerine yol gösteren marksist.com var. Bu karanlığın içerisinde bir yıldız gibi parlayan, rüzgâr ne yandan eserse essin doğru bildiği yoldan şaşmayan, savrulmayan marksist.com tam 10 yıldır ilkeli tutumuyla yol gösteriyor. Kapitalistlerin türlü oyunlarının, sermayenin çıkarları doğrultusunda izlenen politikaların teşhirini yapıyor, işçi sınıfının izlemesi gereken siyaseti, alması gereken tutumu ortaya koyuyor.
Derinleşen krizle birlikte kitleler bu düzenden rahatsızlıklarını ortaya koyuyor. Avrupa’dan Ortadoğu’ya, ABD’den Uzakdoğu’ya varana dek işçi emekçi kitleler isyan ediyor, değişim istiyorlar. Ama bir şey eksik. İşte tam da böylesine bir süreçte işçi sınıfına devrimci Marksist temelde yol gösterecek bir önderliğe ihtiyaç duyuluyor. Türkiye işçi sınıfı olarak ne şanslıyız ki, reformizme karşı mücadele bayrağını açan ve hemen her konuda işçi sınıfının devrimcilerine, işçi-emekçi kitlelere ilk günkü kararlılığı ve azmiyle yol gösteren bir örgütlülük var. Yeryüzünde insana dair tüm güzelliklerin yaşanacağı bir dünya ancak böylesine bir mücadele hattıyla mümkün olabilir. Bize bu şansı verdiği için marksist.com’a 10. yılında bir kez daha teşekkür ediyoruz.
Selam olsun bu çizgiyi yaratanlara ve yaşatmakta olanlara!
Tuzla’dan bir Marksist Tutum okuru
---------------------------------
marksist.com Sitesi On Yaşında
On yıl! Dile kolay. On yılda dünyada çok şey yaşandı, çok şey değişti, ancak Marksist Tutum ilkelerinden taviz vermeden on yıl önceki gibi işçi sınıfının yolunu aydınlatmaya devam ediyor. Değişen dünyayı bizlere anlatırken yaşanan olaylara nasıl bakmamız gerektiğini öğretiyor. Dünya çalkalanıyor. Bir tanıdığım “hâlâ aklım almıyor, dünya düdüklü tencere gibi patladı patlayacak, peki bu insanlar niye duruyor? Neden harekete geçmiyor” diyerek şaşkınlığını dile getirmişti.
Kapitalist kriz büyüdükçe büyüyor ve beraberinde savaşları, açlığı, yoksulluğu, işsizliği de büyütüyor. Peki, tüm bu yaşananlar karşısında işçi-emekçi kitleler hiçbir şey yapmıyor mu? Elbette yapıyor. Sokaklara dökülüyor, ayaklanıyor, hükümetleri, diktatörleri deviriyor. Ancak yerine ne getireceğini bilmediğinden kazandıklarını tekrar burjuvaziye teslim ediyor. Biz emekçiler dünyada bir avuç asalağın karşısında milyarlarız. Onları tükürüğümüzde boğarız. Ancak birlikte nereye tüküreceğimizi iyi bilmemiz gerekiyor. Bunun için işçi sınıfının örgütlülüğüne ihtiyacımız var. Marksist Tutum bizlere işçi sınıfının tarih bilincini aktarıyor. Birlik olunca neleri kazandığımızı, nasıl kazandığımızı anlatıyor. Dünyaya barışı, insanlığı işçi sınıfının getireceğini anlatıyor. Kapitalist düzen yıkılırsa her gün milyonlarca bebeğin açlıktan ölmeyeceğini anlatıyor. Anaların gözyaşlarının dineceğini anlatıyor. Temel Görüşlerimiz ve Platformumuz’da şunları söylüyor: “İnsanlığı bir yıkıma sürükleyen uluslararası kapitalizme son verebilme yeteneğine ve olanaklarına sahip gerçekten devrimci tek sınıf proletaryadır.”
İstanbul’dan Marksist Tutum okuru bir kadın işçi
-------------------------------------
Marksist Tutum’la Güçleniyoruz
Marksist Tutum 10 yıldır önümüzü aydınlatıyor. Geçmiş deneyimlerin dersleriyle yaşananlara nasıl tepki vermemiz gerektiğini öğretiyor, geleceğe dair çizdiği tablo ile ileriye hazırlıklı olmamızı sağlıyor. Bir sınıfın ferdi, bir kavganın neferi olduğumuzu kavratıyor. İçinde bulunduğumuz sınıf savaşında safımızı güçlendirmek için, işçi kardeşlerimizi safımıza katmak için hangi tavır ve tutumları göstermemiz gerektiği yönünde eğitiyor. İnsanlığı günden güne yıkıma götüren bu kahrolası kapitalist sistemin yerine insanın mutlu ve huzurlu yaşayacağı bir dünya yaratmamız gerektiğini, en önemlisi böyle bir dünyayı nasıl yaratacağımızı öğretiyor.
Son 10 yıldır yaşananlar korkunç! Milyonlarca insan emperyalist savaşın ateşi içinde. Milyonlarcası da bu ateşin korkusuyla yaşıyor. En demokratik olduğu iddia edilen ülkelerde bile baskıcı uygulamalar arttırılarak işçi sınıfı baskı altına alındı. Hükümetler baskıcı uygulamaları arttırdıkça arttırıyor. Milyonlar aç, milyonlar işsiz. Kriz, açlık, savaş derken insanlar ruhsal olarak da derin çöküntülere giriyor. İntihar oranları en gelişmiş ülkelerde bile giderek artıyor.
Pandoranın kutusu açılmışçasına kapitalist sistemin tüm kötülükleri ortalığa saçılmış durumda. Ama umut var hâlâ! Kitleler artık bu şekilde yönetilmek istemiyor. Arap halkları haklı isyanlarıyla despotları devirirken bu isyan tüm dünya işçi ve emekçilerine umut oldu. Hindistan’da, Çin’de, Amerika’da, Yunanistan’da, İspanya’da ve dünyanın birçok yerinde işçi sınıfı daha fazla sömürülmemek için ayakta. Dünyada yeniden bir heyula dolaşıyor! Egemen sınıf yönetemiyor ve kapitalizmin çanları çalıyor. Ama tarih boyunca zalimler iktidarı kendiliklerinden ezilenlere vermediler. Saltanatlarının sürmesi için ölümüne direndiler.
İşçi sınıfı, tarihi boyunca çeşitli kereler kapitalist düzene karşı isyan etti. Ekim Devrimi örneğiyle bu isyanı hangi araçla yaparsa başarıya ulaşabileceğini de gösterdi. Günümüzdeki isyanlar da bunu gösteriyor: İşçi sınıfının bağımsız siyasetini kendine yol olarak çizmiş bir örgüt olmadan işçi sınıfının iktidarı alması mümkün değil.
Marksist Tutum bize, mücadele et, örgütlen, bilinçlen, bilgiyle donan, bilimsel yaklaş, disiplinli ol, sabırla öğret, kararlı ve net ol, çelik gibi güçlü ol dedi. Önümüzdeki mücadele günlerine daha güçlü katılmak, işçi sınıfına öncülük edebilmek Marksist Tutum’un ışık tuttuğu yolu daha iyi kavramaktan geçiyor. Bu yola daha bilinçli katılmak, safımızı güçlendirmek gerekiyor. Bunun için de işçi sınıfının içinde daha dinamik çalışmak gerekiyor.
İstanbul’dan Marksist Tutum okuru bir eğitim işçisi
link: Marksist Tutum, Sınıf Mücadelesinde Marksist Tutum On Yaşında!, 11 Ekim 2012, https://marksist.net/node/3097
İran: Kurdaki Çöküş Protestoları Ateşliyor ve Sübvansiyon Kesintilerini Beklemeye Alıyor
Bölüm 18 - Batı Virginia’da Zafer