Kürt halkı açısından özellikle 12 Eylül faşist darbesi sonrasında özgürlük mücadelesinin siyasi sembollerinden biri haline dönüşen Newroz, bu yıl da Diyarbakır’dan İstanbul’a Türkiye’nin dört bir yanında milyonlarca insanın katılımıyla coşkulu bir şekilde kutlandı.
HDP’nin 17-22 Mart arasında çeşitli kent ve ilçelerde örgütlediği Newroz kutlamalarının en görkemlileri 21 Martta Diyarbakır’da ve 22 Martta İstanbul’da yapılan mitingler oldu. Kürt halkının direniş şarkılarının yanı sıra dünya devrim şarkılarının da eşlik ettiği bu kutlamalarda, Kürt halkı barış ve özgürlük talebini vurgulu bir şekilde dile getirdi. Rojava’nın Haseke kentindeki Newroz kutlamalarına bombalı saldırı düzenleyen IŞİD’in, aralarında çocukların da bulunduğu 52 kişiyi katletmesi ise, gerek bu kıyım makinesine karşı mücadelenin gerekse Ortadoğu’ya barış ve Kürtlere özgürlük taleplerinin ne kadar yakıcı olduğunu acı bir şekilde bir kez daha ortaya koydu.
Bu yıl Newroz’a damgasını basan kuşkusuz Öcalan’ın mektubuydu. 21 Martta, Diyarbakır’da Newroz meydanına kamp kuran burjuva medya (TRT’sinden özel kanallarına) gün boyu yaptığı canlı yayınlarda Newroz’a ve Öcalan’ın mektubuna geniş bir yer ayırdı. Bir milyondan fazla insanın katıldığı Diyarbakır Newroz’unda Kürtçe ve Türkçe okunan bu mektupta, Öcalan beklendiği üzere PKK’ye silahlı mücadele konusunda bir çağrı yaptı. AKP hükümetinin ve burjuva medyanın dört gözle beklediği bu açıklamada Öcalan, hükümetle sürdürülen müzakerenin ilkesel çerçevesini çizen 10 madde üzerinde mutabakata varılması koşuluyla, PKK’ye TC’ye karşı yürüttüğü silahlı mücadeleyi sona erdirmek üzere bir kongre toplaması çağrısında bulundu. Burjuva medya bu açıklamayı genelde söz konusu koşulu, yani hükümetin 10 madde konusunda üzerine düşeni yapması gerektiği hususunu es geçerek verme eğiliminde olsa da, Öcalan aslında Dolmabahçe’de yapılan “ortak açıklama”da okunan mektubunda vurguladığı hususları bir kez daha yinelemiş oldu.
Gerek Kürt hareketi gerekse AKP hükümeti, müzakere sürecinin yol haritası bağlamında Öcalan’ın Newroz’da yapacağı açıklamaya büyük bir önem veriyordu ve bu nedenle de söz konusu açıklama o gün tüm Türkiye’nin gündemini belirledi. Erdoğan’ın Newroz’un hemen öncesinde yapmaya başladığı ters çıkışlarsa bunun gölgesinde kaldı. Kürt halkı, gerek milyonlar halinde meydanlara akarak, gerek kürsüden yapılan konuşmaların içeriğiyle, gerekse yükselttiği taleplerle, Erdoğan’ın Newroz’un hemen öncesinde yaptığı provokatif çıkışlara güçlü bir yanıt vermiş oldu. İstanbul’da Kazlıçeşme’de yüz binlerin katılımıyla gerçekleşen Newroz mitinginde konuşan HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın “bu Newroz kimin demokrasi istediğini, kimin diktatörlüğe sarıldığını ispatlamıştır” sözleri de aslında bu gerçeğin altını çizmektedir. 2015 Newroz’u, Erdoğan’ın ve AKP hükümetinin tüm kirli planlarına ve engelleme çabalarına rağmen HDP’nin yükselişinin önemli bir göstergesi olmuştur.
link: Marksist Tutum, Milyonlar Newroz’u Coşkuyla Kutladı, 24 Mart 2015, https://marksist.net/node/4071
Brezilya’da Yolsuzluk ve Çürüyen Kapitalizm
Derdine Düştüğünüz Kimin Güvenliği?