Bir süredir hükümet “açılım” adı altında Kürt sorununda birtakım adımların atılacağından ve bu konuda bir çalışma yürütüldüğünden söz ediyor. Ancak böyle bir şeyin haberi bile statüko yanlısı güçlerin öfkeyle kabarmalarına ve sağa sola zehirlerini saçmasına yetmiş bulunuyor. Her gün haberlerde boy gösteren statükocu burjuva parti liderleri, Kürt sorunu diye bir sorunun aslında olmadığına, sorunun dış mihraklar tarafından yaratıldığına dair yalanlar söylemeye devam ediyorlar. Çözüm olarak, Kürt halkına karşı sürdürülen haksız savaşın daha şiddetli şekilde yürütülmesini öneriyorlar. Öbür taraftan kendini sözde demokrasi kahramanı ilan eden AKP hükümeti ise bir taraftan göz boyamaya çalışırken öbür taraftan operasyonları devam ettiriyor. Bu da patronlar ve onların hükümetinin Kürt sorunun çözümü konusunda ne kadar samimi olduklarının bir göstergesi.
Salı günü böyle bir siyasi atmosferde Dünya Barış Günü kutlamaları yapıldı. Birçok yerde yürüyüş ve basın açıklamaları yapılırken, en çok ilgi çeken eylemler İstanbul ve Diyarbakır’da yapılan barış mitingleriydi. Diyarbakır’da Demokratik Toplum Kongresi’nin “Onurlu Bir Barışa Evet” sloganıyla gerçekleştirdiği mitinge yüz binden fazla insan katılırken, İstanbul’daki barış mitingi Kadıköy Meydanında gerçekleştirildi. Mitinge DTP, DÖKH (Demokratik Özgür Kadın Hareketi) , DTP İstanbul Kadın Meclisi, UİD-DER, BDSP, Eğitim-Sen, KESK, TMMOB , EMEP, ÖDP, SDP ile birlikte çeşitli dernek ve dergi çevreleri katıldı.
On bini aşkın kişinin katıldığı miting ölen devrimciler için saygı duruşu ile başladı. Açılış konuşmasını Tertip Komitesi adına DTP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Dursun Yıldız gerçekleştirdi. “Barış ve Demokratik Çözüm Platformu” ortak açıklaması ise KESK İstanbul Şubeler Platformu dönem başkanı Hatun İldemir tarafından yapıldı. İldemir konuşmasında “açılım” tartışmalarından söz etti ve “Kürt sorunu Türkiye’nin sorunudur” dedi. İldemir, Kürt sorununu çözememiş bir Türkiye’nin barışı ve istikrarı tesis edemeyeceğini söyledi. Kürt sorununda İmralı’nın muhatap alınması gerektiğini ifade etti.
İldemir’in konuşmasının ardından aydınlar adına Haluk Gerger bir konuşma gerçekleştirdi. Gerger konuşmasında, şovenizmin ve şiddetin bütün ülkeyi sardığını belirterek, Kürtlerin özgürlüğünün Türklerin de kurtuluşu olacağını söyledi. DTP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel ise İçişleri Bakanı Atalay’ın açıklamalarını talihsizlik olarak değerlendirdi. Hükümete samimiyet çağrısı yapan Tuncel, PKK’nin çatışmasızlık kararını bayram sonuna kadar uzattığını söyledi. Tuncel, yıllardır Kürt sorununun güvenlik sorunu olarak görüldüğünü belirterek, “Kürt sorunu güvenlik sorunu değil Türkiye halklarının özgürlük sorunudur” dedi. Tuncel, Kürt sorununda öncelikli olarak anayasanın değişmesini, operasyonların durdurulmasını ve anadilde eğitim hakkının tanınmasını istedi. AKP’nin eski söylemine dönmesi halinde Türklerden de Kürtlerden de kabul görmeyeceğini söyledi. Tuncel, Kürt sorununda 1 Ekime kadar olumlu bir adım atılmasını ve Öcalan’ın yol haritasına yol verilmesini istedi.
link: MT okuru bir üniversite öğrencisi, İstanbul’da 1 Eylül Barış Günü Mitingi, 2 Eylül 2009, https://marksist.net/node/2234
Alt-Emperyalizm Üzerine: Bölgesel Güç Türkiye /2
Cumartesi Anneleri: “Temenni Değil, İcraat Bekliyoruz!”