İçinde bulunduğumuz bu sancılı dönemde, AKP hükümeti “yepyeni bir öneriyle” karşımıza çıkmış bulunuyor; “Türk tipi başkanlık sistemi”. Bütün yetkilerin bir tek kişide toplandığı bu yeni sistemin, Türkiye’de akan kana, dökülen gözyaşlarına son vereceği yalanı halka yutturulmaya çalışılıyor. İstediğini elde edemediği zaman Türkiye’yi kan gölüne çeviren, Kürt halkının yaşadığı coğrafyayı enkaza döndürenler, Türkiye halkına bu sistemle huzur ve barış vaat ediyorlar. İnanalım mı?
Barış bildirisine imza atan üniversite hocalarımızı açığa alan, barış yürüyüşlerinde meydanları bombalarla inletenlerin huzur ve barışı bu topraklara getirebileceğine inanalım mı? HAYIR! Binlerce kez hayır! OHAL gerekçesiyle işçilerin grev hakkını tanımayan egemen sınıfın, canının istediği zaman OHAL ilan edebilmesine HAYIR! Yardımcılarını istediği kişilerden seçip “halkın iradesini” yok sayan, iktidarını saltanata dönüştürmek isteyenlere HAYIR! İstediğini elde edemeyince, istediği zaman erken seçim yapıp aklımızla dalga geçilmesine HAYIR! Yasama yürütme ve yargının tek kişi elinde toplanmasına HAYIR! Her fırsatta halkın iradesinden bahsedip, halkın seçtiği belediyelere el koyan zihniyete HAYIR!
Bu zihniyetin gerçek yüzünü Soma’da, Şirvan’da, Roboski’de, Nusaybin’de, 1977’de Taksim’de, Kasap Deresi’nde, Dersim’de, Maraş’ta, Madımak’ta ve ülkenin dört bir yanında gördük, görüyoruz. Bu kadar kan yetmezmiş gibi, onlardan olmayan herkesi düşman kabul eden bu yönetimin, daha da berbat bir haline evet diyecek kadar kör değiliz. Ülkenin yarısını terörist ilan edip korku imparatorluğu yaratmak isteyenlere karşı HAYIR diyelim. Bu gidişatın aydınlığa çevrilmesini belirleyen, biz işçilerin, emekçilerin mücadeleci duruşu ve umudu olacaktır. 17 Nisan sabahı her ne olursa olsun “bu daha başlangıç mücadeleye devam” sloganlarımızla daha güneşli günlere yelken açacağız. Ji bo mîrovahîyê bêjin NA! Umutla kalın!
link: Karabük Üniversitesi’nden bir öğrenci, Karanlık Gidişatı Aydınlığa Çevirebilmek İçin Hayır!, 27 Mart 2017, https://marksist.net/node/5549
Alanlar da, Ekranlar da “Hayır”a Kapalı
Bir Kürt Genci Olarak Hayır Diyorum!