Kapitalist sistem emeğin ve doğanın sömürüsü, kâr ve güç uğruna çıkarılan haksız savaşlar sonucu insanlığın yaşamını kâbusa çevirdiği gibi bu koşullar altında hayatta kalmaya çalışan işçileri de iradesi olmayan birer makine haline getirmeye çalışıyor. Kapitalizmin işçi sınıfına karşı bu topyekûn saldırısı emekçi kadınları daha fazla vuruyor. Kapitalist ekonominin ucuz emek gücü olarak gördüğü, ihtiyacı olmadığında, kriz zamanlarında eve ve ev işlerinin yıpratıcı ve tüketen sarmalına hapsettiği emekçi kadınlar her geçen gün tükeniyor.
Fakat bugün içinden geçtiğimiz bu karanlık tablo tarihin her döneminde böyle değildi. Tarihteki ilk muzaffer işçi iktidarıyla sonuçlanan Ekim Devrimi emekçi kadınlara yaşamlarını köklü bir şekilde değiştirecek gerçek haklar tanıdı. Her alanda kadın-erkek eşitliği, sınırsız ve koşulsuz kürtaj hakkı, ev işlerinin ve çocuk bakımının toplumsallaşması ve bu uygulamaların hem yasalarla hem de fiilen güvence altına alınması tüm dünya işçi sınıfına ve işçi sınıfının kadınlarına örnek oldu, yol açtı.
Kapitalizme karşı mücadele veren biz emekçi kadınlar, 1917 Martında kadın tekstil işçilerinin genel grev çağrısıyla devasa bir gösteriye dönüşen Dünya Emekçi Kadınlar Günü mitinginin Ekim Devriminin yolunu açtığını unutmuyoruz. Tarihimizle gurur duyuyor ve bu bilinçle onlardan aldığımız bayrağı sıkıca kavrıyor ve kurtuluşun ateşini yüreklerimizde taşıyoruz. Selam olsun şanlı Ekim Devrimine ve onun ateşini bugünlere ulaştıran önderlerimize. Selam olsun bugünün Ekimlerini yaratacak kadın ve erkek sınıf devrimcilerine! Selam olsun yeni Ekimlere!
link: Ankara’dan MT okuru emekçi kadınlar, Kurtuluşun Ateşini Yüreklerimizde Taşıyoruz, 9 Kasım 2020, https://marksist.net/node/7096
Kapitalizmi Yıkmak İçin Ekim’in Yolundayız!
Ya Yolumuzu Aydınlatacak Işığımız Olmasaydı