İşçi sınıfının örgütsüz oluşundan güç alan burjuvazi her türlü sosyal hakkımıza saldırmaya devam ediyor. Neo-liberal politikalar doğrultusunda yalnızca sağlık, iş güvencesi, işsizlik sigortası gibi haklarımızı gasp etmekle kalmıyor eğitim hakkımızı da elimizden almaya kalkıyor. Sanki üniversitelerde şimdiye kadar bedava okuyormuşuz gibi burjuvazinin kiralık sözcüleri her gün televizyonlarda “eğitim paralı hale getirilmeli” diye çığırtkanlık yapıyor. Paralı eğitimin eğitim kalitesini arttıracağına dair yalanlarla kitlelerin kafasını bulandırıyorlar. Kendi çıkarlarına dokunulduğunda en halis demokrat kesilen bu sözde bilim insanları, iş öğrencilerin haklarına geldiğinde dillerinden düşürmedikleri demokrasi söylemlerini birden unutuveriyorlar. Son yapılan har(a)ç zammı da bu durumun en güncel örneklerinden biri.
7 Temmuz günü yapılan açıklamaya göre üniversite har(a)çlarına 1. öğretim %8, ikinci öğretim ise %100 ile %500 arası değişen zamlar yapıldı. Yeni zamlardan esas etkilenenler har(a)ç paralarını çıkarabilmek için gündüzleri çalışıp, akşamları ders gören ikinci öğretim öğrencileri oldu. Zaten normalin iki katı harç ödemek zorunda bırakılan bu öğrencilerin mağduriyeti daha da arttı. YÖK’ün zam yapmak için öğrencilerin tatilde olduğu yaz aylarını beklemesi de ayrıca dikkate değer bir durum; böylelikle öğrencilerin olası tepkilerinin örgütlü hale gelmesi zorlaştırılıyor. İşçi sınıfının örgütsüz olduğu koşullarda öğrenci gençliğin bu tip saldırıları tek başına püskürtmesi mümkün değildir. Parasız eğitim bizim en temel haklarımızdan biridir. Ancak işçi sınıfı örgütlü mücadelenin gerisinde durdukça üniversitede eğitim alabilmek işçi-emekçi çocukları için ancak bir hayal olarak kalabilir. Bu yüzden parasız, bilimsel, anadilde eğitim için mücadele bayrağını yükseltelim.
link: İstanbul’dan MT okuru Üniversite Öğrencileri, YÖK’ün Yaz Mesaisi, 10 Temmuz 2009, https://marksist.net/node/2171
224. Kez: Kayıpların Failleri Bulunsun