“Gelenekten Geleceğe UİD-DER Mücadeleyi Büyütüyor!”
10. Yıl Şöleninde Sınıf Dayanışması Can Buldu
Şölen, UİD-DER İşçi Korosunun seslendirdiği “Merhaba” şarkısıyla başladı. Bu coşkulu şarkının ardından salonda bulunan işçiler, sendika yöneticileri, işyeri temsilcileri ve işçi delegeleri, işçi sınıfının eski mücadele kuşaklarından konuklar; Avcılar Belediyesindeki direnişçi işçiler, “metal fırtına”yı yükselten işçiler, emekten yana siyasi parti ve kurumlardan konuklar selamlandı. “Selam olsun dosta; selam olsun zulme boyun eğmeyenlere; selam olsun ilk ateşi yakanlara, suyun önünü açanlara; selam olsun işçi sınıfı kardeşliğine! Dünya işçi sınıfına, üretene, mücadele edene; sınıfsız, sömürüsüz bir dünya için dövüşenlere selam olsun!” denildi.
Birleşik Metal İşçileri Sendikası İstanbul 2 Nolu Şube Başkanı Yılmaz Bayram’ın, Genel-İş Sendikası Mersin Şube yönetiminin, Petrol-İş Ankara Şubesinin, DİSK/Limter-İş’in, Eğitim-Sen Mersin Şubesinin; Şişecam, Mersin Limanı, ZF Sachs, Arçelik-LG ve Mersin Belediyesi taşeron işçilerinin, Harp-İş İşçilerin Birliğinin, Halkların Demokratik Partisi Gebze İlçe Örgütünün dayanışma mesajları okundu.
Şölende Fransa, İran ve Japonya gibi ülkelerden mücadeleci işçi örgütlerinin de dayanışma mesajlarına yer verildi. Ülkelerindeki tüm baskılara rağmen mücadeleden vazgeçmeyen İranlı işçilerin, ülkelerini grevlerle sarsan Fransız işçilerin, mücadeleci Japon demiryolu işçilerinin sıcak selamları, mücadeleci işçilerin, sınıf dostlarının dayanışma mesajları salonda alkışlarla ve “Yaşasın Sınıf Dayanışması” sloganıyla karşılandı.
İşçi Sınıfının Bağrında Doğan İşçi Örgütü: UİD-DER
Şölenin ilk bölümünde UİD-DER’in işçi sınıfının bağrında doğan bir mücadele örgütü olduğu ve tarihi anlatıldı. UİD-DER’in kuruluşunda eski kuşaktan öncülerin ve mücadeleci işçilerin rolüne değinildi. 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin yıldönümünde kurulmasının tesadüf olmadığı şu sözlerle anlatıldı: “UİD-DER 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin yıl dönümünde merhaba dedi, Türkiye ve dünya işçi sınıfına. Herkesin bir tarihi vardır: Kişilerin, sınıfların, örgütlerin bir tarihi vardır. 15-16 Haziran Türkiye işçi sınıfının tarihinde çok önemli bir yere sahiptir. Çünkü 15-16 Haziran 1970 Büyük İşçi Direnişi, bu topraklardaki en görkemli işçi eylemlerinden biridir. İşçilerin bir sınıf olarak ayağa kalktığı; zulme, anti-demokratik uygulamalara, haklarının ellerinden alınmasına hayır dedikleri bir gündür. UİD-DER, 12 Eylül faşizminin yol açtığı bir gerileme ve durgunluk döneminden sonra, işçi hareketinde inanç ve kararlılığın yeniden boy vermesidir. UİD-DER 1960’lardan gelen işçi sınıfı devrimcilerinin yol göstermesiyle, işçi sınıfı içindeki mücadeleci geleneğin sahiplenilmesi ve geliştirilmesidir. Başta metal olmak üzere çeşitli sektörlerden, grev ve direnişlerden bir araya gelen mücadeleci işçiler kurdular UİD-DER’i.”
UİD-DER’in kuruluş şenliğinden görüntülerin yer aldığı video salonda bulunan işçileri 10 yıl öncesine götürdü. O gün orada bulunan işçiler de, mücadeleye daha sonra katılan işçiler de büyük coşku yaşadılar. Kuruluş etkinliğinde bulunan DİSK/Maden-İş’in Başkanı Kemal Türkler’in Eşi Sebahat Ablamızın, eğitimleriyle işçilerin saygı ve sevgisini kazanan Maden-İş’in eğitimcisi Süleyman Üstün Hocamızın, 1980 öncesinden gelen mücadeleci işçilerin ve işçi sınıfının uluslararası dayanışmasını temsilen farklı ülkelerden dostlarımızın görüntüleri şölende bulunanları hem duygulandırdı hem de kararlılıklarını biledi.
Videonun ardından devam eden sunumda şu sözlere yer verildi: “UİD-DER işçi sınıfının bağrında doğdu ve onun bağrında büyüyor. Dünya işçilerinin tek bir sınıf ve kardeş olduğuna inanan UİD-DER; insanın insanı sömürmediği, savaşların son bulduğu, insanların özgür ve mutlu yaşadığı sınıfsız, sömürüsüz, sınırsız bir dünya için mücadele ediyor. Tüm zenginliği üreten, bu anlamda yaratan işçi sınıfıdır. Üreten işçi sınıfı, örgütlenmek ve dünyayı değiştirmek zorundadır.”
15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi: Nasırlı Ellerin Yumruğu
UİD-DER, işçilerin mücadele tarihine ve 15-16 Haziran geleneğine sahip çıkıyor. “Geçmişini bilmeyen geleceğini de bilemez. İşçiler ancak bilinçlenip örgütlendiklerinde güçlü olurlar” diyor. İşte UİD-DER bunun için var. İşçilerin bilinçlenmesi, örgütlenmesi ve sınıf dayanışmasının güçlenmesi için çok kapsamlı çalışmalar yürüten, mücadele veren UİD-DER, tıpkı kuruluşunda olduğu gibi 10. yıl şöleninde de 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişine ve işçi sınıfının mücadele tarihine sahip çıktı. Şölende hem bu büyük direnişi hem Türkiye işçi sınıfının 60’lı ve 70’li yıllardaki yükselişi hem de dünya işçi sınıfının tarihsel mücadelesi videolarla aktarıldı. Birinci Enternasyonalin kuruluşundan Paris Komününe, 1 Mayıs’ın doğuşundan Ekim Devrimine kadar uluslararası işçi hareketinin tüm zaferleri Enternasyonal Marşı eşliğinde görüntülere yansıdı.
UİD-DER Yürüyor Mücadele Büyüyor
Şölende 12 Eylül faşizmine ve içinden geçtiğimiz karanlık günlere rağmen, işçi hareketindeki gerilemenin son bulacağı, işçi sınıfının mücadelesinin yeniden canlanacağı ve umutsuz olmamak gerektiği ifade edildi. Videolarla UİD-DER’in çalışmaları, bu çalışmaların işçi sınıfına verdiği güç ve güven anlatıldı. UİD-DER’in kampanyalarını, miting, grev ve direniş alanlarından görüntülerini yansıtan videolar coşkulu alkışlarla karşılandı.
UİD-DER Kadın Komitesinin çalışmalarının görüntüleri ve “Emekçi Kadınlar Bir Adım Öne” şarkısı emekçi kadınları heyecanlandırırken, “Direniş Türküsü” ise salonda bulunan grevci ve direnişçi işçileri coşturdu.
Etkinliğin ikinci bölümünde uluslararası dayanışmanın önemi ve UİD-DER’in bu alandaki çalışmalarına yer verildi. Dünyanın pek çok ülkesinden işçi örgütleriyle bağ kurduğu ve ilişkiler geliştirdiği anlatıldı. Türkiye’deki işçi hareketini geliştirmek için uluslararası deneyimlerin öneminden bahsedildi.
Dünyadaki faşizm örneklerinin bugün Türkiye’de yaşanan sürecin nasıl sonuçlanacağına ilişkin ipucu verdiği vurgulandı. “Egemenler sinmemizi, her söylenene inanmamızı, sorgulamaktan, anlamaya çalışmaktan vazgeçmemizi istiyorlar. Ama tarih ne sultanlar ne bezirgânlar gördü… Nice taht ve taç sahipleri ezilenlerin isyanıyla yıkıldı. Hitler ve Mussolini’nin sonu tüm diktatörlere örnektir” dendi.
Her şeye rağmen işçi sınıfının öncülerinin zulme boyun eğmediği hem mücadele türküleriyle hem de Elif Çağlı’nın Ateş şiiriyle anlatıldı. Gencecik işçilerin seslendirdiği “Ateş” şiiri salonda bulunan konuklara duygu dolu anlar yaşattı ve faşizme olan öfkelerini biledi.
Şölende, “Bekle Bizi İstanbul”, “Bir Rüyam Var”, “Dayanışma”, “Kızıl Bursa”, “El Pueblo” gibi ezgi ve marşları, UİD-DER Marşını, halay türkülerini seslendiren ve tamamı değişik sektörlerden işçilerden oluşan UİD-DER İşçi Korosu büyük takdir kazandı ve coşkuyla alkışlandı.
Şölen omuz omuza çekilen halaylarla ve “UİD-DER Yürüyor Mücadele Büyüyor!” sloganıyla son buldu.
“UİD-DER’i Tanımaktan Gurur Duyduk”
UİD-DER 10. yıl şölenine çeşitli bölgelerden otobüslerle gelen işçiler, iki bölümden oluşan etkinliğin arasında ve bitiminde UİD-DER stantlarını ziyaret ettiler. Sohbet eden işçiler, şölene ve UİD-DER’in mücadelesine ilişkin duygu ve düşüncelerini paylaştılar.
Metal fırtınayı yükselten işçiler, işçi sınıfının tarihsel mücadelesini böyle bir şölenle bir kez daha görmekten mutlu olduklarını ve artık kendi mücadelelerini bu tarihsel akış içerisinde görüp değerlendireceklerini anlattılar. Direnişçi Avcılar Belediyesi işçileri UİD-DER’e kendilerini böyle bir etkinliğe davet ettiği için teşekkür ettiler.
Sarıgazili emekçi kadınlar UİD-DER’in işçileri her zaman bilinçlendirdiğini ve onlara mücadele etme fikri aşıladığını dile getirdiler.
Gebze’deki metal fabrikalarından işyeri temsilcileri ve delegeler UİD-DER İşçi Korosunu, slâytlar ve videolarla anlatılan işçi sınıfı tarihini görmekten gurur duyduklarını dile getirdiler. Şölene Sefaköy’den katılan genç işçi ve öğrenciler, UİD-DER’i tanımaktan gurur duyduklarını ifade ettiler. Etkinliği değerlendiren tüm işçilerin ortak noktası şuydu: Salon baştan sona işçi sınıfının mücadelesinin gelenek ve gelecek temasını işleyecek şekilde donatılmıştı; her şey ince ince düşünülmüş, videolar, görüntüler, sunum, ezgiler, işçi sınıfının ulusal ve enternasyonalist mücadelesi sömürüsüz bir dünya mücadelesine bağlanmıştı. Üreten işçi sınıfının muazzam bir güç olduğu, örgütlü ve bilinçli olduğunda neleri başarabileceği tüm izleyicilere sunulmuş oldu.
link: UİD-DER, Yüzlerce İşçi UİD-DER’in 10. Yıl Şöleninde Buluştu, 12 Haziran 2016, https://marksist.net/node/5136
Faşist Tırmanış Sürecindeki Çelişkiler
Muhammed Ali’yi Sömürerek Şov Yapmak