Çocukların sesi kesilmemeli Sokakların ortasında oynarken Anneler ninni diye Ağıt yakmamalı beşiktekine Asılmamalı durduk yere Gül yüzler Varlıklar asalakların varlığına Armağan olmasın artık Kim ölmeyi hak ediyor? Başka bir hayatın varlığı için! Hangi ayet indi buna Niye yazmıyor kitap? Yok! Çocuklar bu masalı dinlememeli Daha fazla sürmemeli Bu soyluluk palavrası, safsatası Ne denli yalandır Ah bir bilinse Böyle gelmediği bu düzenin Böyle gitmeyeceği de Ziyandır insanoğullarının Ömürlerin karartılması Acı ve çile ile bekleniyor her yeni gün Gün korku ile geçer mi? Eyy deli gönül! Haydi, fırlat içindeki o harı Acımasız zalimlerin üstüne Yansın küçük bir çocuk kalbin Yeni filizlenen yaşama sevincinin Kırıldığı en derin acı gibi! Az evvel koşuyordu bir çocuk Daha doyamadan oyununa Uzandı sere serpe yerlere çocuk Ne de çok istemişti oynarken büyümeyi Analar başka evlatların çığlığına sağır mı oluverdi? Bir çocuk da ölürse bir Bin çocuk da bir Masum bir çocuk ölüyor Bir küçük masum beden Ses gelmiyor yüreklerden Acı hüznün duyguları Seslerden ağıtlara yükselmiyor Çığlıklar naralar durdurmuyor Bu karanlık matemi Hepimiz mi kaybettik masumiyeti Susturun uluyan aç köpekleri İnsanlığa körelmesin yürekler!
15 Ekim 2016
link: Gebze’den metal işçisi bir kadın , Körelmesin Yürekler, 15 Ekim 2016, https://marksist.net/node/5337
... önceki yazı
10 Ekim Katliamı: Unutmadık, Affetmeyeceğiz!
10 Ekim Katliamı: Unutmadık, Affetmeyeceğiz!
sonraki yazı ...
Özgürlük Çocukların Kanatlarında
Özgürlük Çocukların Kanatlarında