Son dönemde hükümetin muhalif kesimleri susturma operasyonlarına her gün bir yenisi ekleniyor. Baskılara ve haksız tutuklamalara rağmen demokratik taleplerini dillendirme yürekliliğini gösteren binlerce Kürt, devrimci öğrenci, sosyalist, trajikomik nedenler ve buna uydurulan yasalarla uzun yıllar hapis cezalarına çarptırılıyor.
AKP hükümeti muhalif kesimlere adeta savaş açmış durumda. AKP’nin ezilenler üzerindeki adaleti bazen puşi taktığı gerekçesiyle bir öğrenciye 11 yıl hapis cezası olarak, bazen çocuklara facebookta paylaştıkları videoların “örgüt propagandası” yaptığı gerekçesiyle 240 yıl hapis cezası olarak yansımaktadır. Son olarak burjuva devletin savcıları, Yüksek Seçim Kurulu’nun BDP’nin desteklediği 7 bağımsız adayı veto etmesi nedeniyle düzenlenen protesto eylemine katıldığı ve gösteride terör örgütü lehine slogan attığı iddia edilen Mehmet Tahir ilhan hakkında, “örgüt propagandası” yaptığı gerekçesiyle 25 yıl hapis cezası isteyerek inanılmaz bir suçlamaya daha imza attılar. Ancak şaşırtıcı olan şu ki, yasadışı gösteride slogan atmakla suçlanan vatandaş doğuştan engelli! Sağır, dilsiz ve okuma yazma bilmiyor. Davada delil olarak gösterilen neden ise limon yiyen veya satan kişileri endişelendirecek bir neden. Çünkü İlhan’ın çalıştığı halden gelirken cebine koyduğu limon kanıt olarak gösteriliyor.
Fiziken slogan atamayacak durumda olan vatandaşın örgüt lehine slogan atamayacağı ve propaganda yapamayacağı ortadadır, ancak burjuva adalet mekanizması ezilenlere adalet sağlamak için değil kapitalizmin devamı için işlemektedir. İşçi sınıfı örgütlenmediği ve kapitalistlerin adalet dedikleri mekanizmayı parçalamadığı sürece adalet asla gelmeyecektir.
link: Kıraç’tan bir büro işçisi, Suçu: Sessiz Propaganda!, 7 Temmuz 2012, https://marksist.net/node/3046
Burjuva Devlet Katillerine Sahip Çıkıyor!
Kürtajı Yasaklamak Cinayettir