Türkiye Üniversite Öğrencileri Koordinasyonu'nun 7 Mayısta İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi 1. Amfisinde 32 ilden gelen öğrenci ve öğretim üyeleriyle düzenlediği, üniversite bileşenlerinin sorunlarının ve çözüm önerilerinin tartışıldığı Demokratik Üniversite Kurultayının ardından Beyazıt kampüsü giriş kapısında yeni YÖK Yasa Tasarısını protesto etmek amacıyla bir basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasının sonunda üniversiteyi bir geceliğine terk etmeme kararı alınarak "bu gece kürsümüzü İstanbul Üniversitesi Beyazıt kampüsünde kuruyoruz. Gece boyunca sürecek tartışmamızda sizi de yanımızda görmek isteriz" çağrısı yapıldı.
Üniversitenin bahçesinde toplanan öğrenciler, YÖK yasa tasarısının hazırlanmasında öğrencilere, öğretim görevlilerine ve üniversitede çalışan işçilere hiçbir söz hakkı verilmediğini ifade ettiler. Bahçede ateş yakıp türküler, marşlar söylenerek halaylar çekildi.
Rektörün izni olmadan eyleme müdahale edemeyen polis, gece saat 02:00'de rektör Kemal Alemdaroğlu'ndan gerekli izni alarak üniversitenin içine girdi. Polisin içeri girdiğini fark eden öğrenciler Hukuk Fakültesi binasına çekilerek 2. katta barikat oluşturdular. Saat 03:30 sıralarında polis öğrencilerin toplandığı kata gaz bombaları atarak saldırıyı başlattı. Barikat kurarak kendilerini savunmaya çalışan öğrencilerin direnişini, polis, arkasında barikat kurulan kapıyı yakarak kırmaya çalıştı. Gaz bombalarının etkisiyle nefes alamayan öğrencilerden 2. kattan aşağıya atlayan 3 kişinin bacağı kırıldı. Saldırı sonucunda onlarca öğrenci yaralandı, 168 öğrenci gözaltına alındı.
19 Aralık 2000 tarihinde cezaevlerinde devrimcilere yönelik yapılan "Hayata Dönüş" operasyonunda sergilenen vahşet bu defa da ünivesitelerin demokratikleştirilmesi talebiyle okulu bir geceliğine terk etmeme kararı alan öğrencilere uygulandı.
En temel demokratik talepler için yürütülen mücadelelerin burjuva devlet aygıtının azgın terörüyle bastırıldığı bir coğrafyada yaşıyoruz. Üzerinden 24 yıl geçmesine rağmen 12 Eylül yasalarının baskıcı, anti-demokratik uygulamaları mücadeleyi yürütmede kararlı insanların önüne aşılması ancak uzun soluklu bir mücadeleyle mümkün olabilecek engeller dikmeye devam ediyor.
Kapitalist sistemin bu sindirme çabalarını püskürtmek ancak devrimci Marksizmi öğrenip içselleştirmek ve öğrendiklerimizi çevremizde olan diğer insanlara da anlatmak, öğretmek ve mücadeleye omuz vermesini sağlayabilmekle gerçeğe dönüşebilir. Yaşamımızın her alanına sinen kapitalizmi tüm sonuçlarıyla ortadan kaldırmak bu bilinçlenme faaliyetimize bağlı olacaktır.
ÜNIVERSITELERDE SİVİL-ÜNİFORMALI POLİSE HAYIR!
BURJUVAZİYE DE, DEVLETİNE DE GÜVEN YOK!
link: İstanbul Üniversitesinden MT okuru bir öğrenci, İstanbul Üniversitesinde polis öğrencilere saldırdı, 13 Mayıs 2004, https://marksist.net/node/1213
1 MAYIS’ın Ardından
İşçi Hareketinden: Nisan-Mayıs 2004